20 Mart 2020 Cuma

HAFIZA TEKNİKLERİ


  
     1. Bellek
    Bellek, zihnin daha önceki yaşantılarda edindiği tecrübeleri, öğrendiği bilgileri kayıt altına alan bir zihin işlevidir. Hatırlamak ise öğrenilen bilgilerin çağrılması işlemidir. Bellek sürekli aktiftir. Hiç durmadan çalışır. Davranışlarımızın büyük bir bölümü öğrenilmiş davranışlardır. Bunların dışında kalanlar ise refleksler, dürtü ve iç güdülerdir. Öğrenilen bilgileri hafızada saklamak için kullanılan sürece de kodlama adı verilir. Öğrenilenlerin hafızada saklanması ve geri çağırma süreçlerinin tamamı bellek olarak adlandırılır.

    Bellek 3 kısma ayrılır.
   a. Belleğin aşamaları Belleğe gelen bilgiler sırayla duyusal kayıt, kısa süreli hafıza ve uzun süreli hafızada yer alır. Beyin bilginini öğrenilmek istenip istenmediğine göre ya da bilginin önemli olup olmadığına bakarak bilgiyi bu 3 hafıza türünden birinde işler. Mesela etraftan duyduğunuz sesler duyusal kayıtta tutulur ve saniyeler içinde unutulur. Çünkü onlarca uyaran almamıza rağmen onlara dikkat etmemizi gerektiren bir neden yoktur. Ya da alışveriş listesini kısa süreli belleğe alırız. Çünkü bir süre sonra o liste işe yaramayacak. Ancak üniversite eğitimi esnasında öğreneceklerimiz ya da vatandaşlık numaramız uzun süreli hafızaya alınır. Çünkü önemlidir ve ilerde işimize yarayacaktır.

   Bellek bilgiyi şu şekilde işler;

                    KODLAMA > DEPOLAMA > GERİ ÇAĞIRMA

         Belleğin aşamaları şu şekildedir.
1-      Duyusal Kayıt (duyusal bellek ya da duyusal hafıza)
2-      Kısa Süreli Bellek (kısa süreli hafıza)
3-      Uzun Süreli Bellek (uzun süreli hafıza)

    2. Duyusal Kayıt
   Duyusal kayıt anlık olarak tüm uyaranların kabul edildiği hafıza alanıdır. Süresi çok kısadır. Bu bölüm ilk uyaranların alındığı alandır. Bir nesne görüldüğünde ya da bir ses duyulduğunda 200-500 milisaniye duyusal bellekte kalır. Duyusal kayıtta insanlar birçok şeyi fark edebilir ama bunları hatırlayamazlar. Yapılan bir deneyde insanlara 12 farklı harf sırası çok kısa süre gösterilmiş, ardından harflerin sırası sorulmuştur. İnsanlar harfleri gördüklerine emindir. Hatırlayabildikleri çok sınırlı harf vardır. Ama çok daha fazlası olduğuna hepsi hemfikirdir. Bu da bize duyusal kayıt kısmının oldukça geniş bir kapasitesi olduğunu ancak buradaki bilgilerin çok hızlı unutulduğunu göstermiştir. Duyusal kayıt egzersiz ya da tekrarla geliştirilemez.

   3. Kısa Süreli Bellek
   Kısa süreli bellek seçilen uyarıcıların algılanmasıyla başlar. Duyusal hafızadan yönlendirilen bilgiler kısa süreli hafızaya gelir. Kısa süreli hafıza bu bilgileri birkaç dakikaya kadar tutabilir. Ancak bu hafıza sınırlı bir hafızadır. En fazla 7 birim bilgiyi akılda tutabilir. O yüzden kısa süre işinize yarayacak olan alışveriş listesini sürekli tekrar edersiniz ki aklınızda kalsın! Aksi halde unutursunuz. Yani o bilgi uzun süreli hafıza için gereksizdir. Duyusal kayıttan gelen her bilgi kısa süreli hafızaya alınmaz. Kısa süreli hafızaya almak için bilginin seçilmesi gerekir. 
    Hızlı okumak için kısa süreli hafıza ve uzun süreli hafıza önemli bir çalışma alanıdır. Bu nedenle hızlı okumak isteyenlerin ve eğitim hayatında başarılı olmak isteyenlerin hafızalarını geliştirmeleri şarttır. 
    Kısa süreli hafıza hızlı okuma ilişkisi Okuma yaparken okuduklarımızı kısa süreli hafızaya atarız. Oradan geçtikten sonra uzun süreli hafızaya geçilir. Ne kadar çok kısa süreli hafıza bilgisi toplarsak o kadar çok okuma sonrası hatırlama şansımız olur.  Okuduklarımızı anlamamız da gerekir. Eğer anladıklarımız %60’ın altındaysa hızlı okumuş sayılmayız. Bu nedenle kısa süreli hafızada gruplama (kümeleme) yaparak ya da hikâye oluşturarak ya da  kodlar oluşturarak kısa süreli hafızayı güçlendirebiliriz.

    4. Uzun Süreli Bellek
    Uzun süreli hafıza ile kısa süreli hafızanın yapıları çok farklıdır. Kısa süreli hafıza, nöronların bilgi alışverişini sağlayan yapılar tarafından işletilir. Genellikle kafanın ön kısmında bulunan dorsolateral prefrontal korte ve paryetal lobu bu işlevi üstlenir. Ancak uzun süreli hafıza da beyin içine yayılmış nöronlar, sinapslar kalıcı bağlantılar söz konusudur. Kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya bilginin aktarılması işini de beynin hippocampus bölgesi gerçekleştirir. 
    Bunu daha kolay açıklamak için şöyle bir örnek verebiliriz.
     “Kısa süreli hafıza doğru kitapları doğru raflara yerleştiren kütüphane çalışanıdır. Uzun süreli hafıza ise kütüphanenin kendisidir.” 

    5. Bellek Geliştirme Yöntemleri
    Kodlama - Kısaltma: Edindiğiniz bilgileri kodlayarak aklınızda daha kolay tutabilirsiniz. Biyoloji dersinde gördüğümüz mitoz bölünme safhaları sırasıyla Profaz , Metafaz, Anafaz, Telofaz dır. POMAD şeklinde kodlanan safhalar kolayca hatırlanır.

   Saçma Hikâyeler: Başka bir bellek yöntemi ise bilgileri saçma hikâyelerle bağdaştırmaktır. Özellikle sosyal bilimlerde çok işe yarar. 

    Yer Çağrışımı Yöntemi: bilgileri hatırlamak için onları bir yere konumlandırın. Böylece o bilgiyi duyduğunuzda hangi yönde olduğunu ya da hangi sırada olduğunu bilirsiniz.

    Görsel Hafıza: Bazı insanların görsel hafızaları daha iyidir. Hatta çoğunuz sınava çalışırken aklınıza gelmeyen bir bilgiyi, bilgilerin yazılı olduğu defteri düşünerek aklınıza getirebilirsiniz. Görsel hafıza tekniklerinizi geliştirerek daha iyi hatırlayabilirsiniz. 

    Zincirleme Yöntemi: Bu yöntemde öğrenmeniz gereken kelimeleri ardı ardına sıralayıp bir hikaye oluşturursunuz. Tıpkı saçma hikayeler yönteminde olduğu gibi… Mesela: kağıt, kutu, pamuk,çanta, askı kelimelerini “kağıt kutunun içindeki pamuk çantanın içinden zıplayarak askıya tutundu” şeklinde zincirleyebilirsiniz. 
    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder